Öne Çıkanlar
Keyfi En Uzun Süren Kısa Yolculuklar
By
Şimdi sizin aklınızda iki soru var. Kısa yolculuk nedir? Neyle seyahat edilir?
Uçak, gemi, otobüs değil atlı kızak, balon, tramvay, teleferik ve daha niceleri. Okuyacaklarınız neredeyse indi-bindi formunda olsa da keyfi çok daha büyük.
Yolculuk ve seyahat çoğu zaman eş anlamlı olarak kullanılsa da birbirinden çok farklı kavramlar. Herkes yolculuk yapabilir ama seyahat etmek için çok fazlası gerekir. Unutulmayacak bir seyahat için yolculuğa keyif katmak gezgin olmanın kuralıdır.
Takip etmektense yeni yollar açan, bakmakla yetinmeyip gören, izlemekle kalmayıp gezen, turlamak yerine keşfedenler için kısa süreli olmasına rağmen keyfi bir ömur boyu sürecek kısa seyahat araçlarını sizler için derledik ☺
Kapadokya- Balon
Balon, Kapadokya’ya yolunuz düşmüşse mutlaka deneyimlemeniz gereken bir eğlencelik vasıta. Keyfi bir ömür boyu süren balonla yolculuk, Kapadokya’nın büyülü atmosferini masalsı bir noktaya taşıyor. Bölgede hizmet veren çeşitli firmalar var. Anlaşacağınız firmanın gün doğmadan sizi kaldığınız yerden almasıyla başlayan balon yolculuğu, öncesi ve sonrasıyla fazlasıyla keyifli.
Transfer ile balonların havalandığı bölgeye ulaştıktan sonra balonların hava ile doldurulmasını takip edebiliyorsunuz. Ardından balonlara binerek günün ilk ışıkları ile yükselmeye başlıyorsunuz ve güneşin doğuşunu havada izleyebiliyorsunuz. Balondan aşağı baktığınızda Kapadokya Vadisi’nin yukarıdan da benzersiz göründüğünü fark edeceksiniz ve o vadinin üzerindeki rengarenk balonlar aklınızı başınızdan almaya yetecektir.
Bildiğiniz üzere Bi Tutam Fikir, geniş bir arkadaş grubunun katkı verdiği bir oluşum. Geniş arkadaş grubumuzla yaptığımız en keyifli yolculuklardan biri de balon yolculuğuydu ve bu tip bir yolculuk kesinlikle herkese önereceğimiz bir macera. Biz Türk Hava Kurumu Balonu ile bu macerayı yaşadık ve fikrimizi soran herkese rahatlıkla bunu önerebiliriz.
Çıldır Gölü – Atlı Kızak
Kış aylarının Doğu Anadolu’da nasıl geçtiği malum. Soğukla pek aranız iyi değilse bile kışın buz tutmuş Çıldır Gölü üzerinde atlı kızak ile gezmek içinizi ısıtacaktır. Donmuş Çıldır Gölü üzerine çıktığınızda ister istemez buzun üstünde olmak sizi tedirgin edebilir. Önünüzdeki uçsuz beyazlık ve gökyüzü mavisinin güzelliği sizi emin olun rahatlatacaktır. Tedirginliğinizi attıktan sonra Çıldır Gölü üzerinde dört nala koşan atlı kızakların yaşayacağınız en benzersiz deneyimlerden biri olacağını göreceksiniz.
Birbirinden güzel rengarenk el işi oyalarla süslenmiş atların çektiği kızaklara iki kişi toplam 30 TL’ye binebiliyorsunuz (2017 kış rakamı). Çıldır Gölü’nde çekilen belgesel, haber, film, klip gibi tanıtım çalışmalarında yer alan ve bölgede adeta fenomene dönüşen Tekin Abi’nin sürdüğü atlı kızakta, kendi bestelediği türküleri dinleyerek gölün üzerinde gezmek bu listenin en iddialı deneyimlerinden biri.
İstanbul – Boğaz Hattı
İstanbul için ‘ülkenin kültürel başkenti’ tanımlamasını rahatlıkla kullanabiliriz. İki kıta üzerine kurulmuş olması, yerli yabancı bir çok turisti ağırlaması İstanbul’un en belirgin özelliği. İstanbul’un silüetini izlerken, boğazın serin sularını aşmak ve kıta değiştirmek dünyanın başka yerinde rastlayamacağınız bir keyif.
Boğazın iki yakası arasında gidip gelen motor hatlarının hepsi güzel ama bazıları daha güzel ☺
- Yeniköy – Beykoz
Yeniköy-Beykoz, Boğazın en sakin hattı. Diğer hatlardan farklı olarak küçük takalarla seyahat etme imkanı sunuyor. Hava güneşli ve mevsimlerden baharsa, dışarı oturduğunuzda Boğazın serin rüzgarları saçlarınızı uçuşturuken kendinizi “ohh hayat güzel bee” derken bulabilirsiniz. Yaklaşık 20 dakika sürecek seyahat İstanbul Boğazında yapılabilecek en keyifli şeylerin başında geliyor.
- Üsküdar – Beşiktaş
Burası Boğazın en yoğun hatlarından biri. İçinde sıkılacağınız kadar uzun bir yolculuk değil, hatta tadı damağınızda bile kalabilir. 7 dakika boyunca İstanbul’un telaşlı insanlarını ve Boğazı izleyerek kıta değiştirmek sizin için oldukça keyifli olacaktır. Vapurdan indiğinizde ise yolculuğun kısa sürmesine hayıflanacağınızdan emin olabilirsiniz.
- Kadıköy- Eminönü
Bir İstanbul klasiği. Tarihi Yarımada, Kız Kulesi, Haydarpaşa, Galata Köprüsü önünden İstanbul’u soluyarak ilerlerken kulağınızda Levent Yüksel’in ‘Yarim İstanbul’ şarkısı kendiliğinden dönmeye başlayabilir. 20-30 dakika arası değişen yolculuk boyunca martılara simit atabilir, demli bir çay eşliğinde tostunuzu yiyebilirsiniz. Şanslı bir gününüzdeyseniz ve iyi bir vapur müzisyenine denk geldiyseniz yerinizde olmak isteyecek çok insan var demektir ☺
Ordu – Boztepe Teleferik
Yolunuz Ordu’ya düşmüşse sizi diğer şehirlerde pek bulamayacağınız bir kısa yolculuk yapma imkanı bekliyor. Sahilden, Ordu’nun simgesi Boztepe’ye 5-6 dakikada ulaşabilirsiniz. Yükseldikçe küçülen şehir, yemyeşil doğa ve Karadeniz’in kendine has mavisi içinizi ‘iyi ki buradayım’ hissiyle dolduracaktır.
Teleferiği denedikten sonra Karadeniz seyahati planlayan arkadaşlarınıza sırf teleferiğe binmek için yollarını Ordu’ya düşürmelerini tavsiye edebilirsiniz ☺
Büyükada, Burgazada, Heybeliada– Fayton
İstanbul’un en güzel köşelerinden biri Prens Adaları. Motorlu taşıtların gürültüsünden uzakta, denizin kokusunu ve eski İstanbul dokusunu faytonla yapacağınız yolculukta yaşayabilirsiniz. Faytonun kendine has ritmi ile ilerlerken eğleneceğinize eminiz. Hatta yapacağınız gezintinin ardından Adalar’daki güzel restoranlarda yemekleri daha bir iştahlı yerken bize hak vereceğinizi biliyoruz 😉
İstanbul – Beyoğlu Tarihi Tramvay
Yurt dışına gönderilen kartların daimi fonu, Beyoğlu’nun simgesi kırmızı tramvay kısa yolcukların en güzellerinden birini bize veriyor. Şu an tadilatta olması sebebiyle kullanım dışı olsa da listemize girmeyi fazlasıyla hak ediyor. Tarihi tramvayla Beyoğlu’nun ve ülkenin en meşhur caddesi İstiklal’i boydan boya geçebilirsiniz.
Pera’nın birbirinden güzel binalarının gölgesinde, turistlerin meraklı bakışları arasında, önünüze çıkan insanları vatmanın çalacağı korna ile yara yara ilerlemek sizi fazlasıyla eğlendirecektir. Sakın mutlulukla tramvaydan sarkmaya çalışmayın çünkü yasak 🙂
Rize – Çeymakçur Yaylası – Eşek
2300 m rakımlı Çeymakçur Yaylası artık bir mizah klişesine dönen “yolumuzun bundan sonraki kısmına eşekle devam edeceğiz” cümlesinin gerçeğe dönüştüğü bir yer.
Belli bir kısıma kadar araçlarla ulaştıktan sonra eşeklerle Kaçkarlar’da ilerleyerek Çeymaçukur Yaylasına ulaşabiliyorsunuz ve sadece bu kısım bile başlı başına bir macera ☺